Yalan Nereden Doğar?
Abdullah Kara
Müslüman kimse, başka bir kimsenin ondan zarar görmediği kişidir. Zarardan kasıt birçok şey olabilir. Bunlardan biri de yalandır. Yalan büyük günahlardandır. Nitekim bir hadis-i şerifte Efendimiz (sav) şöyle buyuruyor: “Yalan söz büyük günahlardandır.” (Sahih-i Buhari, 3. cilt, s.81) Günah olmasının yanı sıra yalanı söyleyenin kişiliğine de büyük zararlar verir.
Bir Müslümanın yalan söylemesi her zaman kötü sonuçlar doğurur. Münafıklık alâmetidir. Yalan söylememenin ne denli önemli olduğunu bir örnekle ifade edecek olursak, hadis rivâyet eden güvenilir kaynak olarak gördüğümüz râvilerin uygulamasına bakmak doğru olacaktır. Buhari ve Müslim gibi kaynaklar oluşturulurken, râvi hadisi aktaran kişinin insanları aldatıp aldatmadığına ve yalan söyleyip söylemediğine bakmıştır. Hatta hayvanlara yönelik aldatmalar dâhi belirleyici olmuştur. Neden peki? Çünkü peygamber sözü veya sünneti aktarılmaktadır. Birileri diyor ki: “Biz peygamber miyiz? Bizim ne önemimiz var?” bunlar yanlış uğraşlarla ve düşüncelerle söylenen sözlerdir. Bir Müslüman İslam dininin, Peygamberin, Allah’ın yeryüzündeki halifesidir. Yalan söylemek bir Müslümana; Allah’ın halifesine nasıl yakışabilir?
Yalan gereksiz konuşmak mânâsına gelen malayaniden doğar, Allah’a güvensizlikten doğar, korkaklıktan doğar, nefsani arzulardan doğar... Peygamberimizin güzel bir hadisi vardır, müjde dolu. Şöyle buyuruyor Efendimiz (sav): “Kim bana, iki çene ve apış arası mevzuunda söz verir kefil olursa, ben de ona cennet için kefil olurum.”(Buhârî, Rikak 23) İki dudak arası yani söylenen söz işte bu kadar önemlidir bir Müslüman için. Boş konuşmak, çok konuşmak, yalan konuşmak gibi davranışlar İslam’da Müslümanı helâke götüren nedenlerdir. Allah cümlemizi muhafaza buyursun inşaallah.
Sözün mahiyeti senet olmalıdır Müslümanda. Bir şey söylendi mi o kesinleşmiştir. Hükmü kesindir. Mehmet Akif’in arkadaşına söz vermesi üzerine kışta kıyamette aldırmadan ve sözün senet olduğunu bilerekten dostunun evine gitmesi bizler için mühim bir örnektir.
Yalanla ilgili birkaç güzel hadis ile mevzuyu nihayetlendirelim:
“Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu vakit yalan söyler; vadettiğinde hulf eder (sözünden döner), emanet edilen şeye hıyanet eder." (Mehmed Zahid Kotku, Hadislerle Nasihatlar, Cilt 1, s.14)
"Yalanda hayır yoktur." ( Kütüb-i Sitte Muhtasarı Tercüme ve Şerhi, 14. cilt, s.554)
Allah bizleri her daim doğru ile olup doğru söyleyenlerden, yalandan kaçıp uzak olanlardan eylesin. Yalanın cehennemin, doğruluğun ise cennetin bir parçası olduğunu bilip idrak eden ve doğrularla beraber olanlardan eylesin. Âmin...
GENÇ'ın Yazısı.