Yılmaz Yılmaz

Van`da çaresiz kalan insanımızın imdadına çare niyetine yetişen çocukların mahzun bir o kadar da cesur yüzü düştü beyazperdeye. Bedenlerinden, güçlerinden beklenemeyecek bir çeviklikle karlı dağları aşarak menzile varmaya çalışan 120 kahraman çocuğun dokunaklı hikâyesi…

Gerçi savaşın talihsizliği nice çocuk yürekli genci ve yetişkini de vurmuştur; ama bu başka bir şey, başka bir hal…

Tartışması onlarca yıldır süren ve süreceğe de benzeyen Sarıkamış Harekatı günlerinde geçen bir film 120. Kafkas cephesinde savaşan askerimizin cephane ihtiyacı vardır. Cephaneyi götürmek de köyde yaşlılara, kadınlara ya da çocuklara düşecektir. Nitekim görev çocuklara düştüğünce savaşın açtığı binlerce yaradan biri daha açılmış olacaktır annelerin, ninelerin, babaların, ablaların yüreğine. Cephaneyi taşımak için doğru dürüst bir bineğin ya da kağnının olmadığı bu kara günlerde her çocuk yüklendiği cephaneyle karlara bata çıka devam edecektir yoluna, etmelidir yoluna…

Dünya sinemasında tarihi ele alan fakat ajitasyon boyutu abartılmış filmlerle perdeye çıkan filmler düşünülünce 120 daha bir anlamlı geliyor seyirciye. Son örneğini geçen yıl izlediğimiz 300 Spartalı filminde ne tür bir çarpıtma vardı izleyen çok iyi hatırlar.

Dönem filmlerinde pek başarılı olmadığımız bir gerçek; dönem filmi niyeti çekilen filmlerde de sürükleyici unsur olarak kullanılan aşk temasının asıl konunun üstüne çıktığına en son Eve Giden Yol filminde gördük. 120, meselesini çocukların sırtına yüklediği için aşk temasından uzak durmayı başarmış. Zaten senaryonun dramatik olmaktan çok gerçekçi yapısı gereksiz hissiliklerden uzak durmamızı salıklar gibi… Ne yalan söyleyeyim insan olarak milliyetçilik duygularına yaslanarak duygu sömürüsü yapacak, şovence laflarla zaten teyakkuzda olan hisleri coşturacak bir film bekliyor; ama 120 hiç de öyle değil. Yüzümüzü kara çıkarıyor, hakkındaki önyargılarımızı daha ilk sahnelerden itibaren kırıp atıyor. Meselesine hiçbir ideolojiyi bulaştırmadan anlatıyor derdini.

Yönetmen Murat Saraçoğlu`nu daha çok çektiği dizilerden tanıyoruz. Bu filmdeki oyuncu yönetimi ve sahne planlamaları ile de takdiri hak eden bir iş çıkarmış.

Filmin senaryosunu Hikmet Ilgaz`ın belgesel roman tarzındaki bir romanından kotaran Özhan Eren şunları söylüyordu bir söyleşide: "``Aynı yaşlarda çocukları olan bir baba olarak ilk hissettiğim utanç duygusuydu. Bunun bir sinema filmiyle çocuklarımıza aktarılmasıyla hiç değilse vicdan borcumu ödeyeceğimi düşünüp senaryosunu yazdım. 3 yıl kadar o sürdü. 6 ay çekimler ve 2 ay da post prodüksiyon aşaması sürdü. Şimdi buradayım, rüya gibi bir şey. O 120 çocuğu herkes bilsin istedim. Başarabildiysem ne mutlu bana"

FİLM HAKKINDA NOTLAR

-Kültür Bakanlığı tarafından bu yıl 400 bin YTL`lik en yüksek desteğe uygun görülen "120"de yaklaşık 1000 figüranın yanısıra 120 çocuk rol aldı.

- Filmin bütçesi 3 milyon dolar oldu.

- Filmin başrollerini Özge Özberk, Cansel Elçin, Burak Sergen, Emin Olcay ve Ahmet Uz üstlendi.

-Filmi Murat Saraçoğlu ve Özhan Eren yönetti. Senaryosu ve müzikler Özhan Eren’e ait. Eren, geçtiğimiz yıl "çok satanlar" listelerinde yer alan "Sarıkamış`a Giden Yol" adlı yakın tarih araştırma kitabının yazarı ve ayrıca "Kara Tren", "Turnalara Tutun da Gel" gibi son yılların en önemli türkülerinin bestecisi...


GENÇ'ın Yazısı.