Baskın Oran, Sen misin Soran?
Taraf demişken, bu gazetenin arka sayfasında “20 Soru” diye bir köşe var. Ünlülere kısa kısa soruların sorulduğu bu bölümün en ilginç sorusu 20. soru: “Öldüğünüzde cennete giderseniz Tanrı’nın kapıda size ne söylemesini istersiniz?” Doğrusu bu soruya verilen olumlu cevapların çokluğu ve renkliliği karşısında hep şunu düşündüm: Aslında hemen herkes yaratıcısı ile kişiye özel bir ilişki kuruyor ki bunun ne kadar “objektif” ve “meşru” olduğunu çözebilene aşk olsun. Geçenlerde iflah olmaz bağımsız aday Baskın Oran’a da sorulmuş 20 soru. Oran’ın o meşhur yirminci soruya verdiği cevap ne kadar itici bir de siz bakın: “Ne cenneti, ne Tanrısı, ne kapısı…” Bu cevabı okuyunca insan kendisini hiç bu kadar denklem dışı tutar mı diye düşünmeden edemedik. Ama Baskın Oran üzülmesin. O kapının –ama hangi kapı bilmiyoruz- önüne gittiğinde “Ne Baskın’ı, ne Oran’ı” diyecek olmayacak ona. “Gel bakalım Baskın Oran, diyecekler, sendin değil mi o soran?”
GENÇ'ın Yazısı.