Namaz Kılmak da Mahalle Baskısıymış!
Akşam`dan Oray Eğin`in yazısı: “Salı öğlenden sonra Berlin’in Tegel havaalanında İstanbul için uçak bekliyorum. Bu son derece yetersiz havaalanı... Tam Alman polisine pasaportumu uzatacakken, cam duvarın arkasında bir hareketlilik göze çarpıyor. İki genç adam, çantalarından hararetle bir şeyler arıyorlar, çıkartıyorlar ve yere seriyorlar. Bir seccade. Kıble tarafında duruyormuşum, seccade serilince anlıyorum. Adamların yüzleri bana dönük, tam karşımdalar. Aramızda cam bir ayrım var ama rahat rahat inceleyebiliyorum. Biri ayakkabısını çıkartıyor, biri çıkartmamayı tercih ediyor ve namaza başlıyorlar. Ancak seccadeyi serdikleri koridorun sonunda tuvalet var. Epey bir insan oradan geçiyor, birkaç metre ilerideki tuvalete varıyor. İki genç erkek namazlarını kılıyor, seccadeyi topluyor, biri ayakkabısını giyiyor ve uçağı beklemeye koyuluyorlar. Onlardan buranın bir mescit yerine geçebileceğini anlayan bir başkası da cesaret alıyor. Elinde iki gazete sayfası var, yere seriyor. Aynı tuvalet yoluna. O da ayakkabılarını çıkarmayı tercih edenlerden. Ayakkabılar bir yanda, gazete sayfaları önünde, namaza duruyor. Sadece bana değil, pek çoklarına da bu görüntü biraz tuhaf görünüyor. Elbette hiç kimse orada niye namaz kıldığını sorgulamıyor ama uygunsuz bir durum değil mi? ...Dahası bu insanlar dinlerini de pek iyi bilmiyorlar galiba. Tegel havaalanında “mescit” ya da “dua odası” yok, zaten havaalanında hiçbir tesis yok. Namaz saati uçak saatine denk geliyorsa zor bir durum. Ama tam da böyle zamanlar için “kaza” icat edilmedi mi? Ama Tegel’de o kadar insanın içinde namaz kılmanın başka bir anlamı olduğu kesin. Burada sadece sahneye çıkıyorlar, o kadar belli ki! ... Ama derdi Berlin’de, Avrupalılar’ın gözünün içine sokmak. ... Belli ki amaç provokasyon... Şimdi her yaptıklarının yanlarına kâr kalabileceğini gören bir İslamcı kesim, “başlardan ayaklara” yüz buldu, cesaret aldı ve kendi hayat tarzını dikte etmek için harekete geçti. İstiyorlar ki biri onlara müdahale etsin, böylece ardından yakıp-yıkmaları haklı çıksın. Batılı, şehirli olan her şeye düşman oldukları için yapıyorlar bunu... Bu ısrar niye? Tek sebebi birilerini kışkırtmak.”
Ne diyorsun kardeşim sen, mizah yazısı mı bu, nedir söylesene? Güle güle bir hallere soktun yahu bizi. Hakikaten nasıl başarıyorsunuz böyle bakmayı, böyle görmeyi, hele bir de oturup da bunu ciddi ciddi yazmayı? Merak ediyor insan, tahsille olmaz bu kadar çünkü.
GENÇ'ın Yazısı.