Toprak Alfabesinin Elifi
Abdullah Kara
Yüce Rabb’imiz binlerce varlık yaratmıştır. Galaksiler, insanlar, melekler, cinler, hayvanlar, bitkiler ve bilemediğimiz nice yaratıklar... Bilimsel olarak canlı varlıklar ve cansız varlıklar olarak ayrılan yaratılmışların aslen hepsi Allah’ı (c.c.) zikir ve tesbih ederler. Bundan dolayıdır ki yaratılanların istisnasız hepsi canlıdır. İlmi açıdan bakıldığında bunu görmek zor değildir.
Tüm yaratılanlar içinde çiçeklerin ise ayrı bir güzellik ve letafeti bulunmaktadır. Çiçeklerin içinde biricik olanı ise laledir. Herkes tarafından bilinir ki lalesiyle meşhur olan yer Hollanda’dır. Fakat lalenin ana vatanının Türkiye yani Anadolu toprakları olduğunu unutmamak gerekir. Bunun yanında onu biricik kılan temsil ettiği değerdir.
Nedir peki onu biricik yapan değer?
İlk olarak, Lale “Elif” harfine benzetilmektedir. Bu temsiliyetin açıklaması vahdet ve birliktir. Bir diğer deyişle Allah’ı, O’nun birlik ve tekliğini temsil etmektedir.
Ayrıca, lale ebced hesabında Allah ile aynı değere denk gelmektedir ki hilal de aynı mahiyettedir.
Lalenin biricikliği, tek ve sonsuz olan Allah’ı (c.c.) temsiliyetten gelmektedir.
Osmanlı’nın o muhteşem sanat anlayışında da bunu görmek şaşırtıcı olmasa gerek. Mimaride; cami, medrese, han, saray vb... birçok yapıda lale motifi kullanılmıştır. Çinicilik sanatında da yine lale motifleri ruhlara huzur vermektedir. Ebru sanatının vazgeçilmezidir lale ve tezhip sanatında da süsler değerli hattatların hatlarını ve Kur’an-ı Kerim’in kenarlarını.
İşte ecdadımızın Allah’ı (c.c.) her an ve her yerde hatırlama yöntemi buydu. Onlar bu denli hassastılar bu konularda. Allah onlardan razı olsun...
GENÇ'ın Yazısı.