Adem Şahin

Kupa bardak, aza kanaat edememenin ve hırsın kamçılanmış halinin göstergesidir. “Gözü tok, gönlü tok” nesiller yetiştirmek isteyen öğretmenler  öğrencilerini kupa bardaktan uzak tutmalıdır. 

Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan gibi Orta Asya ülkelerinde çay, piyale adı verilen minik kaselerde içilir. Özellikle Özbek kültüründe piyalenin içine birkaç yudumluk çay koyulur. Çay bittikçe yeniden doldurulur. Kasenin içi ağzına kadar doldurulmaz. Çünkü bu, “çayını hemen iç git benim seninle işim yok” anlamında hakaretten sayılır. Çayı biten kişiden piyale alınır, sağ elle, besmeleyle doldurulur. Dolu piyaleyi eline alan, verene teşekkür eder ve besmeleyle içmeye başlar, hamd ederek bitirir. Böylelikle çay muhabbeti karşılıklı hürmet, şükür, sevgi, hizmet ve muhabbete dönüşür.

Asya’daki piyale ile çay içme kültürü, Anadolu’muzda ince belli küçük bardaklara dönüşmüştür. Fakat şimdilerde epey yaygın olan kupa bardakları, gözüme çekiç ve balyoz gibi görünüyor. İnce belli çay bardaklarını kullanan milyonların çocukları ve torunları ellerinde kendilerine ait kupa bardaklarıyla arz-ı endam ediyorlar. Yaşanan sinsi dönüşümün farkında olmak gerekir. Hilal, haç, piyale, ince belli bardak ve kupa bardak buz dağının görünen kısmıdır. Bu sayılan buzdağlarının altında binlerce yıllık kültür ve medeniyet saklıdır. Hilal, sadece hilal; kupa bardak, sadece kupa bardak değildir.

Çorbayı kaşık kaşık içen bir milletin fabrika ayarlarıyla oynamak isteyenler filmler ve reklamlar yoluyla çorbayı kupa bardakta içmeyi telkin ediyorlar. Kupa bardakla çay içmek ne ise, soyulmuş çekirdek tanelerini bir defada ağıza doldurmak, patlamış mısır tanelerini avuç avuç ağıza koymak ve çorbayı kupa bardakta içmek de odur.

Piyale ile çay içme ve kupa bardaktan çay içme kültürü taban tabana birbirine zıttır. Piyale ile çay içme seremonisini görene kadar, kupa bardakla çay içmedeki bencilliğin, hırsın ve oburluğun farkına varamadım. Piyale ile çayı süze süze içmek, damlaların, yudumların farkında olmaktır. İslam medeniyeti taneler, zerreler ve saniyeler üzerine kurulmuştur. Yasin Sûresi 33. ayette tanelerin (habbe) topraktan çıkarılmasından bahsedilir. Zilzal Sûresi son iki ayette de tanenin parçalanmış hali olan zerrelere dikkat çekilir. Kupa bardakla çayı çorbayı içmek (yuvarlamak), patlamış mısırı ve kabuğu soyulmuş çekirdek tanelerini avuçlamak tane ve zerrelerin farkında olmamaktır.

Allah’tan gelen her nimet, tane tane gelir. Kar taneleri yağmur taneleri gökten bir bir düşer, alınan nefes de bir bir alınır. Buğday taneleri bir bir yetişir. Bir üzüm salkımında onlarca, bir narda da yüzlerce tane bulunur. Nimetler, kupa bardakla yuvarlayarak değil, mümkün olduğu kadar, tane tane, yudum yudum, süze süze ve farkında ola ola boğazdan geçmelidir. Konuşmak, tane tane olmalıdır. Hızlı konuşma ile kupa bardakta çay içmek arasında da fark yoktur. Müzzemmil Sûresi 4. ayette Kuran’ın tane tane okunması (tertil) emredilmiştir. Tanelerin yudumların farkında olmak ile bir olan Allah’ın farkındalığında olmak arasında inceden bir bağlantı vardır. Her şey, bir’den başlar, bir’den yok olur. Kupa bardakla çay- çorba içmek, Tekasür Sûresi’nde yerilen çoklukla övünmek, her şeyin daha fazlasına sahip olmak tutkusunun sonucudur.

Kupa bardakları ışıl ışıl olsa da masum değildir. Özellikle çocukları kupa bardaklardan uzak tutmak gerekir. “Gözü tok, gönlü tok” nesiller yetiştirmek isteyen öğretmenler de öğrencilerini kupa bardaktan uzak tutmalıdır. Kişiye özel kupa bardaklar, sahibinin ahlak dünyasında sel tahribatı yapar. Obezite, mideye kelepçe taktırmak, kusarak zayıflamak gibi absürtlükler, kupa bardak medeniyetinin sonuçlarıdır.

Kupa bardağı medeniyetine mensup olanlara dikkat edilirse, hep daha fazlasını, daha büyüğünü, daha iyisini isteme eğiliminde oldukları görülür. Kupa bardak, aza kanaat edememenin ve hırsın kamçılanmış halinin göstergesidir. “Porsiyonları küçültün” diye uyarılarda bulunanlar neden “kupa bardakları da küçültün” demez ki? Kupa bardaklar tehlikelidir. Benden söylemesi…


GENÇ'ın Yazısı.