Beyza Karaöz

Kütle çekim kanununu biliyoruz. Birbirini çeken iki maddenin kütleye sahip olması gerekir der. Peki bu kanunun hikmetlerini ne kadar düşünüyoruz` Kütlesi olmayan bir şey çekilebilir mi` Mesela ışın... Bilim insanlarının araştırma fotoğraflarına göre bir Yıldız`dan dünyamıza gelen ışın doğrusal bir yol izlemiyor, Güneş`e doğru kayarak doğrusallığı bozulup ulaşıyor. Burada fotonun yani ışının doğrusallığını bozan şey nedir` Boşlukta bir ışın hem de kütlesi olmayan bir ışın, kütlesi olan Güneş`e doğru kayıyorsa burada kütle çekim kanununu nasıl açıklarız`

Aslında boşluktan oluşuyor dediğimiz uzay denilen denizde neler oluyor` Bu denizde bulunan her varlık kendi kütlesi nispetinde uzayı büküyor. Böylelikle ışının yolu olan uzaydaki yol, bükülmüş oluyor dolayısıyla da bükülen yolda ilerlerken ışın da bükülmüş olarak gözlemleniyor.

Bunu kolay bir deneyle anlamaya çalışalım. Elinize dört tarafından gergin halde tutacağınız bir çarşaf alın. Gergin haldeki bu çarşaf üzerine doğrusal bir şekilde bir kurdele koyun. Ardından çarşafın üzerine bir kütle mesela patates koyun. Çarşafın içe doğru büküldüğünü ve kurdelenin de bu bükülmeden nasibini alıp doğrusallığının bozulduğunu göreceksiniz. İşte bu deneyde çarşaf uzayımızı, kurdele ışınımızı, patates de Güneş gibi bir kütleyi temsil etsin. Boşluktan oluştuğunu öğrendiğimiz uzayımız yani deneydeki çarşafımız eğer içi boş olsaydı ne olurdu siz düşünün... Karadelikler gibi sonsuz ağırlıklar ile uzay delik bir hale gelmediğine göre uzayı dolduran bir madde olmalı. Büyük gök cisimlerinde çekme-itme gibi kanunların var olmasını sağlayan ışık, sıcaklık ve elektrik gibi maddelerdeki kuvvetleri yayan ve taşıyan, uzay denizini dolduran bir şey...

Tesla`nın kablosuz elektrik iletimi nasıl gerçekleşmiş olabilir` Bu elektriği başka bir maddeyi yakarak üretmedi. Maddenin kendi içinde, özünde var olan bir şeyi, bir maddeyi kullanarak gerçekleştirmiş olmalı. Ya da iletim esnasında yani iletim yolunda boşluk değil de bir madde olmalı gene... "Onlar olmasaydı hiçbir şey olmazdı. Ne zaman, ne uzay, ne de madde olurdu. Yıldızlar ve gezegenler de olmazdı. Evren diye bir şey olmazdı." diyor Brain Gren *

Evet bu madde, özü aynı kalmakla birlikte başka maddeler gibi pekala çeşitli formlara dönüşebilir. Mesela gaz, sıvı ve katı olan buhar, su ve buz gibi üç farklı şey aynı maddeden meydana geliyorsa bizim bahsettiğimiz dolgu maddemiz de başka şekillere girebilir.

Çekim gücü ile uzayın asıl dolgu maddesinin alakasının açığa çıkarılması bu maddenin keşfine bağlıdır. Herkesin merakla beklediği uzay denizi içinde açılabilecek tüneller yoluyla uzay-zamanda yolculuk ne zaman gerçekleşecek` Bu sorunun cevabı dolgu maddesinin keşfinde saklı... "Çevir de gözünü semaya bak, bir çatlak görecek misin`"**

Kaynaklar:

Nursî, B.S. Lem`alar. Envar Neşriyat, İstanbul, 1996

* MB Green and D.Gross, eds., Unified String Theories, World Scientific, Singapore, 1986, J.Scherk. and JH Schwarz, Nucl. Phys. B81,118

**Mülk, 67/3


Genç Bilim'ın Yazısı.