17 Şubat 2014 tarihini bir tarafa not edin. O gün ilk tabletler dağıtıldı. Fatih projesi fiilen başladı. TV çağı kapandı, tablet çağı başladı. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Okumak, yazmak, anlamak, düşünmek ve öğrenmek yeniden tarif edilecek. Ekranlardan beslenen ve bu yüzden satırlardan beslenmişlerle bir türlü irtibat kuramayan nesillerin yerini üç hareketle dünyaya erişebileceğinin farkındaki nesiller alacak. Üç hareket; ya tıklayacaklar, ya kaydıracaklar ya da büyütüp küçültecekler. Bu üç hareketle dünyanın ayaklarına geldiğini fark edecekler. Oradan nereye açılacaklar peki? Artık buna kendileri karar verecek. O sanal dünyanın içinde rehberlik bir yere kadar çünkü. Orada sınırlama, kısıtlama, yasaklama bir yere kadar. Ne yapmak lazım o halde? Çok basit. İyinin gücünü, etkisini ve cazibesini artıracağız, başka çare yok. Saptırıcının bütün mesaisini teksif ettiği bir alanda yer almanın yollarını arayacağız. Daha çok site açacak, daha çok muhteva üretecek, daha ilginç işler yapacağız. Bu kolay değil şüphesiz. Ama iyinin taliplileri, ıslah ediciler ve ıslahla görevliler paçalarını sıvayıp buraya dalmak zorunda. Çünkü evladı vatan artık ellerindeki ile beraber nerede sonuçlanacağı bilinmeyen bir yolculuğa başladı. O yolculuk başlangıçta heyecanlı gözükebilir ama korkutucu ve ürpertici de… Artık tablet çağı başladı dostlar! Göz önünde kaybolmanın ve elden çıkıp gitmenin mümkün hale geldiği zamanlara girdik. Bundan sonrası kesinlikle eskisi gibi olmayacak. Siz peki? Aynı mı kalacaksınız?

***

Türkiye seçim sathı mailinde hareketli günler yaşıyor. Bu aykinden başka önümüzde iki seçim daha var. Seçim sonuçlarının milletin ve memleketin hayrına sonuçlar getirmesini niyaz ediyoruz. Biz her seçim döneminde yaptığımız gibi yine oyumuzu açık ettik. Kapak konumuz kimi seçtiğimizle alakalı. Umarız mesajımız yerine ulaşır.

***

Yeni abone döneminde sürprizlerimiz olacağını söylemiştik. Dağıtım kanallarımızın çeşitlenmesi ile daha farklı kesimlere erişmeye başladık. Umarız ki bu artarak devam etsin. TiHaber ekimizin yanında verdiğimiz şirin kitapçıklar çok beğenildi. İlk kitapçığımız En Güzel İnsan başlığını taşıyordu, bu aykinin ismi En Güzel Kitap. Hediyelerimiz devam edecek.

***

GENÇ Gönüllüler hareketli ve heyecanlı bir döneme girdi. Geçtiğimiz ay GENÇ Üniversite Kulüplerinin buluşması vardı. GENÇ, öncelikle üniversite ortamlarını dikkate alarak çıkıyor. Oradaki havanın, havası değişsin istiyorsanız arayıp bulacağınız adres GENÇ muhtevasıdır. Bunu fark etmek iyi bir şeydir, ama bunu fark ettikten sonra harekete geçip bir şeyler yapmaya niyet etmek daha iyidir. Üniversite ortamındaki arkadaşlarımızı GENÇ’le harekete geçmeye davet ediyoruz. Kampus hayatı, dünya hayatının bir minyatürü aslında... “Geldim, geçtim ama iz bıraktım” demek istiyorsanız, GENÇ sizin için iyi bir başlangıç noktası olabilir. Elinize alıp GENÇ’i, kampuste, kantinde yürümekle başlayabilirsiniz mesela. Sonrasında GENÇ Gönüllüler var, Uluslararası GENÇ Derneğimiz var; siz yeter ki ayağa kalkmaya ve iyiliğin kalbine doğru yürümeye niyet edin bir kere…

Gelecek sayımızda buluşmak ümidiyle Allah’a emanet olunuz.

Mehmet Lütfi Arslan'ın Yazısı.