Geçtiğimiz ay GENÇ Dergisi’nin temsilcileri toplanmış İstanbul’da. Nasıl geçti buluşma, neler oldu? (Rıdvan Soylu)

Hemen özetleyeyim sizler için: Anadolu’nun çeşitli illerinden gelen onlarca temsilci, İkitelli’deki Erkam Matbaası’nda toplandı. Önce Osman Nûri Topbaş Hocaefendi muhtasar bir sohbet yaptı. Peygamber Efendimiz’in bir nesil derdinin olduğunu vurgulayarak “genç nesillerin eğitimi ve yetiştirilmesi çok mühim” dedi. Ardından sözü dergimize getirerek “GENÇ Dergisi bir mekteptir, gençlerin dilini iyi anlıyor ve onlar için güzel çalışmalar yapıyor” gibi taltif edici, hem temsilcileri hem de bizleri bu konuda daha fazla gayret etmeye teşvik edici cümleler kullandı.

Daha sonra, kıymetli büyüklerimiz Ahmet Taşgetiren ve Abdullah Sert şu minvalde katkılarda bulundular:

“Genç Dergisi artık iyice çizgisini oturttu. Alanında en önde ve tek diyebileceğimiz bir durumdadır şu an. Böyle güzel bir derginin Hüdayi çatısı altında çıkıyor olması sevindiricidir, gurur vericidir, hamd vesilesidir.”

Akabinde, GENÇ’e ruh üfleyen Genel Yayın Yönetmenimiz Mehmet Lütfi Arslan, sahabelerdeki iman ve İslam heyecanını gündeme getirdi, bu seneki hediye kitabımız olan 365 Sahabe Ölçüsü üzerine konuştu. Davet edileceğimiz her yere seve seve, koşa koşa gideceğimizi söyledi. Bu anlamda, tüm illerde gençlerle buluşmak için yeni stratejiler aranmasını teklif etti…

Son olarak birkaç kelam da bizler ettik. İdeal bir gençlik hayali için, herkesin el ele vererek daha çok çalışması gerektiğinin altını çizdik. Din, dil ve tarih şuuru bağlamında, gençlerin çoğu zaman sınıfta kaldığını, ailelerin kendi evlatlarının dahi damarını bulamadığını ifade ettik. Bu anlamda GENÇ’in sekiz senedir, birçok eleştiriyi ve kınamayı dahi göze alarak, gençliğin dilini anlama ve gençlerle kol kola yürüme noktasında üstün bir gayret sergilediğini, bu gayretlerin yarınların Türkiye’sinde çok hayati rol oynayacağını vurguladık…

Hâsılı, toplantının özeti böyle. Bu vesileyle temsilcilerimize yeniden ve yürekten teşekkürü bir borç biliriz. Aynı zamanda, GENÇ’e gönül verecek, GENÇ’i daha çok gençle buluşturacak yeni temsilciler aradığımızı da buradan ilan ederiz…

GENÇ; İyi ki Varsın!

Beyza Nur Turan / İstanbul Ticaret Üni. / Hukuk

Genç Dergi benim için; genç olmayı ve genç kalmayı hatırlatan ve içime bir dert tohumu düşmesine vesile olan bir dosttur diyebilirim. Genç Dergi sayesinde Genç Gönüllü birçok gönüldaş edindim. Birçok güzelliklerin yolunu açan Genç, içimizdeki dert tohumunu sulamamızda köprü görevi görüyor. Genç olmanın sırrına erişirken genç kalma gayesini de taşıyorum. Öncesinde Yuvam ve Altınçocuk ile başlayan ve şimdi Genç ile devam eden bu yolculukta diyorum ki; Genç Dergi iyi ki var!

GENÇ: Ebedî Gençlik Projesi

Hasret Ali Genç / Marmara Üni. / İngilizce İktisat

Geçtiğimiz yıl üniversiteyi kazanıp İstanbul’a geldiğimde ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu, tanıdığım bir kimse de… Ama bir vesile ile GENÇ’e ulaştım. Dedim ki:

-Kalacak yerim yok.

-Yer çok, bulunur, gel, dediler.

-Kimseyi tanımıyorum, dedim.

-GENÇ’teki herkes, yazarları, grafikerleri, müdürü, danışmanı, aşçısı geleni-gideni, abonesi, senin kardeşin veya abindir, dediler.

-Çok boş zamanım var, dedim.

-Faaliyetlerimize katıl, birimlerimizden istediğine gir, kendini geliştir, şehir şehir dolaşıp düzenlediğimiz şölenlere-buluşmalara götürelim seni, maddi yardıma ihtiyaç duyarsan bursla ilgili girişimde bulunalım senin için, dediler.

-Yaz için hiçbir plan yapmadım, dedim.

-Dünyayı dolaşmaya ne dersin? Mesela Afrika’da hizmete gitmek ister misin? Gönüllüleri göndereceğiz, dediler…

-Ne derginizi okudum, ne derneğinizi duydum. Sizde nasıl geniş bir gönül, nasıl engin bir kardeşlik sevgisi var dedim…

-Buradaki bütün imkânları kullanabilirsin. Biz tüm insanlığa, tüm ümmete hizmet için çabalıyoruz. Hiçbirimiz kendimizi küçük insanlar olarak göremeyiz, böyle bir lüksümüz yok. Her birimiz ümmetin kaderinde rol oynayabiliriz. Ve rol oynayacak gençler yetiştirmeliyiz dediler…

Bir buçuk yıl oldu ebedî gençlik projesi olan GENÇ’in bir ucundan tutan birisi olalı. Elbette olmasaydılar yok olup gidecektim diyemem ama Rabb’ime hamd ü senalar olsun ki varlar.


Süleyman Ragıp Yazıcılar'ın Yazısı.