İlacımız: Hassasiyet Aşısı!
Şule Şahin Ünlü
Lise öğretmeni olmam hasebiyle bir lise yurdunda nöbet tutuyordum. Yemek saati geldiğinde dışarıda tesettürlü olan kızlarımın başörtülerini gereği gibi bağlamadan(boyunları görünür bir şekilde) yemeğe indiklerini fark ettim. Yurt, devlet yurduydu ve idarecisi, memuru, bekçisi erkekti. İmkanların yeterli olmaması sebebiyle aynı yemekhanede yemek yeniyordu. Dışarıda muntazam bir şekilde başını örten arkadaşlarımın fark etmeden böyle bir gevşeklikte bulunmalarının sebebini anlamaya çalıştım. Ve onlara şöyle bir konuşma yaptım.
“Tesettür gibi İslam’ın önemli bir emrini eda etmek için ilk adımı atmış bulunuyorsunuz. Bunun için attığımız adımların mübarek, amellerimizin kabul olmasını diliyorum. Nefse ve kadın fıtratına zor gelen, ama bünyesinde sayısız hikmetler barındıran bu görevin gerektiği kadar önem verilmediğini fark ettiğim bir boyutu hakkında fikirlerinizi almak istiyorum.
Şimdi size bir sorum olacak. Aynı ortamda bulunduğumuz takdirde tesettüre girmemiz gerekenler kimlerdir?"
Aldığım cevaplar doğrultusunda kızlarımızın bildiğini zannederek uyarma ihtiyacı hissetmediğimiz bir mevzuda ne kadar eksik olduklarını fark ettim. Zira öğrencilerimden birçoğu kuzenlerinin yanında tesettüre girmeleri gerektiğini bilmiyordu. Hatta kızlarımın bir kısmı ise öğretmenlerinin, hocalarının kendilerine mahrem olan kişiler olduğunu biliyor ama buna dikkat etmediklerini belirtiyordu.
Gecikmiş bir açıklama olarak kabul etmenizi istirham ediyorum.
Şimdi sorumuzun cevabını verelim.
Kıymetli gençler; namahremlerimiz, kendisiyle evlenilmesi caiz olan tüm erkeklerdir. Yani buna amcamızın, dayımızın, teyzemizin halamızın oğlu, hatta annemizin babamızın kuzenleri, (Hz Fatıma Resulullah’ın kuzeniyle evlenmiştir) komşu çocuklarımız da dahil.(Tabi süt kardeşi değilseniz) Mümine bir hanımefendinin mahrem sayılan bir kimsenin yanında saçı ve boynu açık, hatları belli eden kıyafetler giymesi, laubali sohbetler, el kol şakaları yapması caiz değildir.
Amaaaaaa hocaaaaaam biz beraber büyüdük…( Bu yorumun üzerine en çok aldığım tepki)
Bir erkeğin büyümenize şahit olması bu konudaki hükmü değiştirmiyor arkadaşlar…
Amaaaaa hocam annem dedi ki; siz kardeşsiniz…
Ah annelerimiz ah! Bu cümlenin ne kadar büyük bir hataya zemin hazırladığını bir bilseler... Zira bu ifadenin altında haramı helal saymak vardır ki Allah korusun imanımıza mâl olabilir. Ayrıca üçüncü sayfa haberlerine konu olan kuzeni tarafından taciz ve tecavüze uğrayan gençlerden bahsetmeyeceğim bile.
En azından bu tavırların yanlış olduğunu bilmemiz, yap(a)masak dahi kabul etmemiz imanımızın kamil olması açısından çok önemli. Zira helali haram, haramı helal kabul eden kişi dinden çıkmıştır.
Bu konuda hatırlatmada bulunduğum arkadaşlarımın daha dikkatli olduğunu gözlemledim. Bu da bir mümin olarak en büyük mutluluktu biz anneler için. Ve artık biliyorum; geleceğimizin anneleri olarak sizler, bu konuda dikkatli davranmanın yanında evlatlarımızı da bu bilinçte yetiştireceksiniz. Davamızda muzaffer olmayı diliyorum.
GENÇ'ın Yazısı.