Orta Afrika Cumhuriyeti’nde gün geçtikçe şiddetin dozu artıyor. Müslümanlar ya ülkeden ayrılıyorlar ya da hunharca öldürülüyorlar. Anti-balaka isimli örgütün intikam yüklü saldırıları sonucu geçen yıl 145 bin civarında olan Müslüman sayısı bugün itibariyle 900’e düşmüş durumda. Onlar da güvende değil. Müslüman halkın korunmasında Fransız ve Afrika Birliği barış gücü askerlerinin yetersiz kaldığı ifade ediliyor. Diğer yandan Türkiye TİKA ve Türkiye Diyanet Vakfı işbirliğinde 18 bin Orta Afrikalı mültecinin bulunduğu Sarh kampına insani yardımda bulunuyor.

Unutulan Kıta Afrika ve Türkiye Sempozyumu

Afrika ile tarihi bağlarımıza rağmen Türkiye ve Afrika hakkında yeterli çalışmaların yapılamamış olmasından dolayı Türk Tarih Kurumu konunun dünü, bugünü ve geleceğini değerlendirmek amacı ile Cibuti’de 20-21 Mart tarihlerinde bir sempozyum gerçekleştirdi.

Tahta Kamera ile Neler Çekilir?

Güney Afrika’nın Cape-Town şehrinde geçen; çocukların gözünden suça, arkadaşlığa ve insani değerlere bakabilen bir film Tahta Kamera. Yönetmeni Ntshaveni Wa Luruli olan film on üç yaşındaki siyahi bir çocuk olan Madiba’nın, bulduğu kamerayla yaşadığı gettonun sınırlarını aşmaya çalışmasını ve film yapımcısı olmayı hayal etmesini anlatıyor. Capetown’a yakın bir bölgede Madiba ve Sipho adlı çocuklar tren yolunun yakınında oynarlarken bir tren geçer. Ölü bir adamın cesedi trenden atılır. Adamın çantasını açan iki çocuk içinde bir silah ve bir video kamera bulur. Sipho silahı, Madiba kamerayı alır. Madiba tahta bir kutu yapıp, sorulardan kaçınmak ve yeni oyuncağını kaybetmemek için kamerayı içine saklar. Kasabasını ve sakinlerini filme çekmeye başlar. Filmin bundan sonrasında Cape-Town’un günlük çevresi yepyeni ve garip bir güzellik kazanır. Capetown’un ilginç ayrıntılarında gezinmek, farklı bir hayatı gözlemlemek için Madiba’nın kamerasından bakmanızı öneririm.

Afrikalılar İçin Uçan Modem!

Facebook, internet erişimini yaygınlaştırmak için yeni bir fikir üzerine çalışıyor. İnsansız hava aracı üreten bir şirketin güneş enerjisiyle çalışan ve yere inmeden 5 yıl boyunca 20 kilometre yüksekte uçan uçaklarını modem olarak kullanacak. Bu sayede erişimi olmayan 5 milyar insana bağlantı götürülecek. Projenin ilk olarak Afrika’da hayata geçirilmesi bekleniyor.

İsimler ve Anlamlar

Biz Kuzey Afrika coğrafyasına eskiden Mağrib derdik. Güneşin batması anlamındaki gurub/garb/batı kelimelerinden dolayı. Fas’ın kendi dilinde resmi adı da “El Memleke El Mağribiyye (Mağrib Ülkesi)’’. Ancak biz şimdilerde ülkenin eski başkenti Fas’a atfen Fas diyoruz. Batılılar ise bu ülkeye ‘Morocco’ diyor. Bundan kısa zaman öncesine kadar İranlılar hatta Avrupalılar ise Fas Krallığına Marakeş Krallığı diyordu. Bizim tarihimizde Mağrib ülkeleri kendi içinde uzaklığına göre isimlendirilmiş. Buna göre Fas; Mağrib el Aksa (Uzak Batı), Cezayir; Mağrib el Evsat (Orta Batı) ve Tunus da; Mağrib el Edna (Yakın Batı) şeklinde söylenmiş... Bizim Mısır dediğimiz ülkeye batılılar ‘kıpti’ kelimesine de kökenlik eden antik Yunanca ismine dayanarak ‘Egypt’ diyor. Peki biz niye yediğimiz ‘mısır bitkisi’ne mısır diyoruz. Şöyle ki; Amerika kıtasından mısırı getiren Portekizliler Kuzey Afrikalılara satar. Onlar da Mısır üzerinden Anadolu’ya ulaştırınca tahılın adı ‘mısır tahılı’ olur. Derken tahılı zamanla kaybolur mısırı kalır.

Afrika’yı İslam’la, Dünyayı Kahveyle Tanıştıran Adam

Özdemir Paşa’nın 1500 yılında doğduğu tahmin ediliyor. Uzun zaman Mısır Valisi Hadım Süleyman Paşa’nın hizmetinde subay olarak çalıştı. Sancakbeyliği rütbesine onun yanında yükseldi. Sudan, Eritre, Somali, Etiyopya (Habeşistan) topraklarında başarılı seferleri komuta etti, Kızıldeniz’i bir Osmanlı gölü haline getirmeyi başardı. Aynı zamanda henüz putperest bulunan milyonlarca Afrikalıyı İslamla tanıştırdı. Bugünkü Afrika Müslümanlığının temellerini atan kişidir diyebiliriz. Başarıları Kanuni Sultan Süleyman’ın dikkatini çekti, Yemen’in fethiyle görevlendirildi... Hem Yemen Fatihi hem de Habeşistan Fatihi diye şöhret bulan Özdemir Paşa’nın bir başka özelliği ise Osmanlı dünyasını, tabii daha sonra da dünyayı kahveyle tanıştıran kişi olmasıdır. Kahvenin kökeni Habeşistan’dır. Özdemir Paşa Yemen’e kahve bitkisini de götürmüş ve burada ektirmiştir. Yemen toprağında tutan kahve bitkisi, içecek olarak önce Osmanlı dünyasında yayılmış, buradan da Avrupa’ya ulaşmıştır.

Şişman Kadın Şarkı Söyleyene Kadar…

Moritanya Atlas okyanusu kıyılarında yer alan yüzölçümü bakımından dünyanın 29. büyük ülkesi. Bir İslam cumhuriyeti. Ülke topraklarının büyük bir kısmı kum ve verimsiz. Ama denizden çıkan çok güzel balıklar sayesinde ülke geçimini sağlayabiliyor. Diğer Afrika ülkelerinden farklı olarak bu ülkenin kızları doğdukları andan itibaren şişmanlatılmaya çalışılıyormuş. Sıska kadınları değersiz buluyor bu ülkenin vatandaşları. Kilo demek otorite, iktidar ve statü demek. Ülkenin şişmanlatılmış kadınlarından biri de geçirdiği bir kaza sonucu vefat eden yanık sesli Dimi Mint Abba. Öylesine güçlü ve etkileyici bir sesi var ki o öldüğünde ülkede milli yas ilan edildi. Dinlemediyseniz henüz, tavsiye ederim. Ben ilk kez aleminsesleri.com sitesinde dinlemiştim.

Seni Sevdim Seveli

her gün bir tabut

çıkıyor kapımdan

her gün bir ölü

seni bildim bileli

 

Afrika’da öldürülse bir yerli

canı bende çıkıyor

seni bildim bileli

 

şişlenen zenci benim

Amerika’da

Ay’dan düşüyorum sanki

okyanuslara

artık kutsal metinleri çözemiyorum

muallim-i evvel

müfti-i azam değilim

fetva veremiyorum

seni bildim bileli

 

bilgi alındı arzdan

işte

Deccal’ın ayak izleri

ye’cuc me’cuc her yan

seni bileli

 

her kedi

koşar tekerleklerle kendi

gelir

son nefesi bende verir

ölü başka yerde

şivan benim hanede

gün degil

ülkeler batıyor

her akşam bizim yörede

seni bileli…

Murat Kapkıner


Ayşegül Genç'ın Yazısı.