• Orucu sadece mide değil, diğer organlar da tutmalı.

İnsanın elinin haramdan gözünün yasaktan uzak kalamadığı bir oruç, gıybet ve yalanın yok olmadığı bir gün, nasıl oruç olacaktır ki? İnsanın asıl gözü, dili, kalbi ve tüm azaları oruç tutmalıdır.

• Özel iftarlar düzenlenmeli.

Afrika usulü iftarımız olsun mesela. Bir akşam kendimizi Afrika’da veya Suriye’de yaşayan bir Müslüman olarak kabul edelim. Orada nasıl bir iftar yapardık? Ne ile ve nasıl karnımızı doyururduk? Buna bir deneme yapmalı. “Farz et ki Suriye’deyiz.” diyerek iftar sofrasına oturalım.

• Geceleri değerlendirmeli.

Geceler, zamanın şahıdır. Her dönemde iyi değerlendirilmelidir. Ancak Ramazan’da bu durum daha da önem arz etmektedir. Geceler ibadet zikir ve şükürle anlam kazanır.

• Ziyaretleri çoğaltmalı.

Aile ve akrabalar ile salih kimseler ziyaret edilip, duaları alınmalıdır. Hele yeme içme derdinin olmadığı gündüz saatlerinde yapılacak ziyaretler külfetsiz ve verimli olacaktır.

• Fakirlerin sofrasına oturmalı.

Onları dışlamamak, onlara kardeşçe duygularla sarılmak unutulmayacak bir iftar olacaktır. Mükellef bir sofrayı onlarla paylaşmak kadar, (fazlasını bırakarak) onların bir tas çorbasına ortak olmak da ayrı bir zevk olmalı.

• Teravih tartışmalarına aldırmadan namaza devam etmeli.

Hem de 20 rekât kılınan camilere. (Gücün yeterse hatimle kıl.) Unutulmamalıdır ki; namaz vb. ibadetler tartışmak için değil, ifa edilip Rabbin rızasını kazanmak içindir.

• Oruç tutabilmenin şükrü eda edilmeli.

Buna hem kalp hem de beden sağlığı açısından bakmalı. Beden sağlığının izin vermemesi sebebiyle oruç tutamamak bir eksikliktir. Ama Rabbim böyle bir şeyin telafisini vermiştir. Lakin kalp sağlığı sorunları nedeniyle oruç tutamamak gerçekten acınacak bir durumdur. Ben on dakika yalvardım da arkadaşımı namaza götürememiştim. Sizce namaz kılabilmek, oruç tutabilmek şükre değer işlerden değil mi?

• Bolca Kur’ân okumalı.

Anlayarak okumaya gayret edilmelidir. Ramazan Kur’ân ayıdır. Hatta bunu daha da güzelleştirmek için aile içi mukabele okunmalı, bir sünneti daha evde ailecek yaşamanın mutluluğu sarmalı. Küçücük başına takkesini veya başörtüsünü takan yavrunuz, yorgun gözlerle de olsa dinlemeye çalışan dedelerle de olsa aile Kur’ân sedası etrafında cem olmalı. İnanın çok farklı duygular yaşayacaksınız.

• Namazları camide kılmalı.

Bu camiye devam ibadeti her zaman çok önemlidir. Ama Ramazan ayındaki, kaçırılmayacak bir nimet ve hazdır. Aman camiye yalnız gitmeyin. Özellikle de çocuklar bu tadı tatmalıdır.

• İtikâfa girmeli.

Unutulmuş bir sünnet ihya edilmelidir. Daha doğrusu kendini ihya et. Bırak, bu dünya sen olmayınca da dönüyor. Sen yoksun diye hayat durmaz. İşler harap olmaz. Çıktığında her şeyin aynı olduğunu, senin yokluğunun fark edilmediğini göreceksin. Haydi, bu yıl itikâf için biz camileri dolduralım, camiler de kalbimizi doldursun.

• Oruç tutmasalar da çocukları sahura kaldırmalı.

Bereketine ortak olsunlar. Bölünsün uykuları. Uykuyu, rahatı bölmeyi öğrensinler. İnsanların normal şartlarda asla kalkıp sofraya oturamayacağı bir saatte, ibadet aşkı ve şevkiyle nasıl bir araya gelip bir şeyler yediklerini –sünnete uyduklarını- görsünler.

Ne Yapmamalı?

• Şikayet Yok!

Oruçlu olmak açlığa ve susuzluğa sabretmektir. Mevsim yaz, şartlar zor. Ancak bu ibadete verilecek mükâfat da ona göre. Oruçlu olmayı ve bunun verdiği zorlukları sıklıkla gündeme getirip, şikâyet cümlelerinden sakınmalı.

• Yemek Festivali Yapmıyoruz

İnsanın midesinden önce gözü acıkır. Bu nedenle Ramazan en özel yemeklerin hazırlandığı ve yendiği bir yemek festivaline dönüşmemelidir. Ve çok yemekten ısrarla kaçınılmalıdır.

• Şatafatlı İftarlardan Sakının!

Lüks mekânlarda sadece gösteriş olsun diye verilen pahalı ve fakirlerden uzak iftarlar veya bugün ben yarın sen anlayışındaki sofralardan uzak durmalı.

• Eğlence Değil İbadet Ayı

Ramazan eğlencenin değil ibadetin harman olduğu zamandır. Bu eğlence ister dışarıda ister içerde olsun fark etmez. Sahura kadar televizyon izleyip, günü de uykuda geçirmek istenen bir ibadet değildir.

• Orucunu Başa Kakma

Oruçlusun diye hiç kimse sana özel davranmak zorunda değil. İşini de yapacaksın, başkasına da bunun havasını atmayacaksın. Oruçlusun diye hayatı kendine ve başkasına zehir etmemeli.

• Tartışmadan Uzak Dur

Oruç sabırdır. “Ben oruçluyum” diyerek her türlü menfi durumdan uzak olabilmek yapılan ibadete ayrı bir değer katacaktır.

Haşim Akın'ın Yazısı.