Bazı Körfez ülkelerinin Türkiye karşıtı duruşları son dönemde oldukça dikkat çekiyor. Bu durum Türkiye’nin, Mısır’daki darbe karşısındaki pozisyonu değiştirmemesinden sonra belirgin bir şekilde tırmanışa geçtiğini söylemek mümkün.

Başta Körfez sermayeli Ortadoğu medyası olmak üzere Mısır’daki darbe yönetiminin kontrolündeki yayın organları, içerideki paralel medya ile el ele tutuşup Türkiye’ye karşı inanılmaz bir karalama kampanyası yürütüyorlar. Tabii Türkiye karşıtı karalama kampanyasını Türkiye aleyhtarı siyasi atraksiyonlar takip ediyor.

Darbeci Sisi, Akdeniz’de yeni stratejik ortak olarak Rum Kesimi’nin kapısını çaldı. Ardından Suudi Arabistan Güney Kıbrıs’ta büyükelçilik açma kararı aldı. Türkiye’ye karşı Kıbrıs kozu kullanmak için… Son olarak Türkiye’nin Güvenlik Konseyi geçici üyelik seçiminde Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Yunanistan ve İsrail ile birlikte hareket eden Suudi yönetimi, aleyhte lobi faaliyeti ile Türkiye’nin 5 yıl içerisinde ikinci kez BM Güvenlik Konseyi’ne geçici üye olmasının önüne geçti.

Mısır’daki Müslüman Kardeşleri terörist ilan eden, Filistin’de Hamas’ı yüz üstü bırakan, Yemen’de, Yemen’in Müslüman Kardeşleri olarak bilinen Islah hareketinin ayağını kaydırmak için yıllarca mücadele ettikleri Şii Husilerin önünü açan senaryoların parçası olanların Türkiye’ye öfke duymalarına şaşmamak gerek… Çünkü tüm despot yönetimlerin zulmü altındaki Ortadoğu halklarının uyanışına sebep olan süreci Türkiye’nin başlattığına inanıyorlar…


Beytullah Demircioğlu'ın Yazısı.