Başörtüsü Hiçbir Şeye Engel Değil!
Bu ay Amerika’nın Kaliforniya eyaletine uzanıyoruz. FIBA’nın başörtüsü yasağının çok az kişi tarafından bilindiğini fark eden Indira Kaljo ile, başörtüsünün basketbol şampiyonalarında serbest bırakılmasıyla ilgili başlattığı kampanya hakkında kısa bir söyleşi gerçekleştirdik.
ncelikle seni kısaca tanıyabilir miyiz?
Ben Indira Kaljo. 1987 yılında Saraybosna’da doğdum. 4 yaşındayken yani Bosna savaşının başladığı dönemlerde Almanya’ya yerleştik. Daha sonra Amerika’ya gelip Kaliforniya’ya taşındık ve burada büyüdüm. Beden Eğitimi konusunda yüksek lisansımı yeni bitirdim. Profesyonel olarak da basketbol oynuyorum.
Basketbol oynamaya nasıl karar verdin?
9 yaşımdayken ablam ile basketbol oynamaya başladım. Çok severek oynuyordum ve ileriki yaşlarımda da buna devam edince profesyonel olarak oynama kararı aldım.
Başörtüsü ile basketbol oynamaya başladığın zaman nasıl bir tepki aldın?
Başörtümle bu sporu yapmaya başladığım zaman gerçekten çok güzel tepkiler aldım. Arkadaşlarımın büyük çoğunluğu sporcu. İslamiyet’i pozitif bir yolda insanlara anlatmayı çok seviyorum, Allah kabul ederse… Umuyorum ki başörtüsü kullanan birçok Müslüman sporcu benim gibi basketbol oynamaya başlar inşallah.
Başörtüsü kullanmaya ne zaman karar verdin peki?
Geçtiğimiz Mayıs ayından bu yana başörtüsü kullanıyorum, fakat örtünmeyi çok uzun zamandan beri düşünüyordum. Sonunda bu tarihte nasip oldu bana. Allah’a şükürler olsun.
Peki herhangi bir olumsuz tepkiyle karşılaştığın oldu mu?
Aslına bakarsan çevremden hiç olumsuz tepki almadım. Ailem ve arkadaşlarım bana bu konuda çok destek oldu. Ayrıca basketbol takımından arkadaşlarım ve koçum da gayet olumlu yaklaştılar bana karşı. Bundan ötürü hepsine teşekkürü borç bilirim.
FIBA’ya başvuru sürecine gelelim. Basketbol maçlarına başörtüsü ile çıkma talebinde bulundun ve FIBA’nın yasağı ile karşılaştın. Ardından bir kampanya başlattın. Bu süreç nasıl devam etti anlatabilir misin?
Öncelikle insanların ben böyle bir kampanya başlatmam halinde beni destekleyip desteklemeyeceklerini ölçtüm ilk olarak. Çünkü ne kadar çok insan benim arkamda durup bana destek olursa, FIBA durumun ciddiyetini o kadar iyi anlayacaktı. Dünyanın dört bir tarafına yardım çağrısı yaptım ve her yerden dönüş aldım. Ayrıca FIBA’ya bir mektup yazarak bu yasağı değiştirmeleri yönünde o dönemde 21 Eylül 2014 tarihinde yapacakları toplantıda bunu gündemlerine taşımaları hususunda ricada bulundum.
Dönüş aldın mı?
Evet aldım. 2 yıl boyunca henüz kesin bir karara varılmamak üzere maçlara çıkabileceğimi söylediler. Kampanyaya Haziran ayında başlamıştım. Bu kampanyanın getirisi olarak 4 ay sonra 2 yıl boyunca geçici dönem için onaylanmış oldu.
Peki bu geçici dönem boyunca ne yapılması gerekiyor?
Öncelikle 2 yıl boyunca başörtüsünün basketbol oynamaya engel teşkil etmediğini ve güvenli olduğunu FIBA’ya kanıtlamamız gerekiyor. Bu süreç bizim için çok önemli. Çünkü bunun ardından inşallah tüm turnuvalarda bu kural sürekli olarak uygulanabilecek.
Başlattığın ve başörtüsüne dikkat çektiğin bu kampanyadan ötürü seni tebrik ediyoruz biz de. İnşallah dediğin gibi 2 yılın sonunda karar daimi olarak uygulamaya koyulur. Röportaj için teşekkür ederim.
İnşallah, ben de çok teşekkür ederim.
Hatice Sarı Tan'ın Yazısı.