Filistin’de işgal altındaki topraklarda kısır döngü nasıl aşılacak?

Bir tarafta devlet terörünün her türlüsünü icra eden ve yaptığı bütün hukuksuzluklarına, gasplarına, cinayetlerine hatta katliamlarına Batı nezdinde meşru nazarla bakılan bir terör devleti… Diğer tarafta köşeye sıkıştırılmış Batı’nın ikiyüzlülüğünden bıkmış usanmış, sözde dostları tarafından düşmanının insafına terk edilmiş, sözüm ona barış müzakerelerinden umudunu, ümidini tamamen kaybetmiş, “İsrail ancak şiddetten anlar” noktasına sürüklenmiş bir halk…

Şöyle bir algı var: Filistinli örgütler rahat dursa Filistin halkının başı bu kadar ağrımayacak diye. İşgal devleti dünya medyası üzerindeki etkinliği ile bu yargının yaygınlaşmasında büyük rol oynuyor tabii. Ancak bu hakikati yansıtmıyor. Filistinli örgütler rahat dursa da durmasa da İsrail’in hukuksuzları, gaspları, cinayetleri, tahrikleri, aşağılamaları, Filistin halkının ve tüm Müslümanların kutsallarına saldırıları dur durak bilmiyor. Üstüne üstelik İsrail’in bu hukuksuzları, hukuksuzluk olarak görülmüyor uluslararası arenada… Katliamları meşru müdafaa olarak addediliyor Batılı dostları tarafından. Yaptığı her şey yanına kâr kalıyor velhasıl İsrail’in. Hal böyle olunca Filistinli halk da hakkını hukuku kendi bildiği yollarla aramaya çıkıyor, “İsrail ancak şiddetten anlar” düşüncesiyle hareket ediyor ve ortaya o bildik kısır döngü çıkıyor.

İsrail ise canı yandıkça daha çok vahşileşiyor, bir İsrailliye karşı 10 hatta 100 Filistinliyi katlederek daha çok korku salmayı çözüm olarak görüyor. Sinagog eyleminde olduğu gibi eylemi gerçekleştirenlerin ailelerinin evlerini yıkıyor. Yetmiyor toplu cezalandırmanın boyutlarını çok daha genişletip tüm Filistinlileri hedef alıyor. Ama yıllardan bu yana izlediği bu stratejinin çıkar yol olmadığını görmüyor. Herşeyini kaybetmiş halkı ölümle korkutamayacağını anlayamıyor. Her türlü hukuku, haysiyeti çiğnenen kimi Filistinliler de çıkıyor öyle ölmektense böyle ölürüm diyor. Sivil insanların katledilmesini elbette onaylamıyoruz ancak Filistin’de olup bitene ilişkin vakıayı tespit sadedinde bunları zikrediyoruz.


Beytullah Demircioğlu'ın Yazısı.