Bırakma Kendini
Bir insan ol, bedenin, ruhun ve kalbin yükte hafif pahada ağır olsunlar. Bırakma kendini. Bir sebep bul; varlığını önemseyen biri ya da varlığını önemsediğin birini düşün. Bırakma kendini.
Bazen anlar zordur, bazen günler, bazen dönemler; bırakma kendini…
Bazen insanlar zordur, bazen olaylar, bazen durumlar; bırakma kendini…
Bazen düşünceler zordur, bazen duygular, bazen davranışlar; bırakma kendini…
Sabah olur, kalkmak istemezsin. Kalkmak zordur. Hele sonrası zorun zoru gibi gelir. Enerjin olmaz, moralin zaten hiç yoktur. Saçın başın dağılmış, kolun kanadın kırılmıştır. Ne giydiğin önemsiz olur ne yediğin gibi. Ya yemekten kaçarsın ya yemeğe vurursun kendini. Sıcağı sevmezsin soğuğa tahammül edemezsin. Her şey bir yük, sevilmesi imkansız bir mecburiyet gibidir. Kalkmak, giyinmek, yıkanmak, yürümek…
Bırakma kendini…
Sevgin azalır kendine karşı, insanlara ve dünyaya karşı. Hayallerini kaybedersin, ümitlerini sonra, en son inancını. Gelecek yoktur artık düşünce dünyanda, geçmiş ise unutulsa daha güzel bir dert olarak var olur. Şimdiyi sorsalar şimdi ne dersin?
Bırakma kendini…
İnsanlar yorar en çok. En uzağından en yakınına. Soğuk tavırları kafana takar, sıcaklardan rahatsız olursun. Yaklaşanı uzaklaştırır, yardım etmek isteyenden sen uzaklaşırsın. Gördüğünde memnun olduğun insanların sayısı azalır, azalır... Bir gün onlar da biter, aynaya bile bakmak istemezsin. Nazik, düşünceli, hassas olmak çok zordur artık. Empati yapmak, anlayış göstermek, tahammül etmek imkansız gelir.
Bırakma kendini…
Gözünü karartma, gönlünü daraltma. Buraya kadarmış deme, burası kadermiş...
Uzayan geceye, kısalan gündüze rağmen; geç gelen sabaha, erkenci akşama rağmen; çoğalan karanlığa, azalan aydınlığa rağmen; bil ki gecelerin ardında sabahlar var, zorlukların ardında kolaylıklar, hastalıkların ardında şifalar, dertlerin ardında devalar. Öyleyse;
Bir sebep bul; varlığını önemseyen biri ya da varlığını önemsediğin birini düşün. Bırakma kendini.
Bir ümit bul; bir çocuğun gözlerine bak ya da bir kitabın kapağına. Bırakma kendini.
Bir heyecan bul; gökyüzünü izleyip yarınları düşün ya da yeryüzünü izleyip bugünleri. Bırakma kendini.
Bir azim bul; engelini aşıp huzura duran birini gör ya da engelleri sırtlanıp huzura giden birini. Bırakma kendini.
Bir sevinç bul; soğuklara aldırmadan açan gülleri kokla ya da günahsız çocuklarını. Bırakma kendini.
Bir teselli bul; tanımayı başına gelen en iyi şey kabul ettiğin insanları düşün ya da yaptığın tüm iyilikleri. Bırakma kendini.
Bir yüz bul; gözleri gülsün ya da diliyle değil gönlüyle konuşsun. Bırakma kendini.
Bir el bul; uzat elini sana yardım edebilecekse ya da uzat elini sen yardım edebileceksen. Bırakma kendini.
Bir dil bul; söyle ne söyleyeceksen kırmadan incitmeden ya da dinle ne duymalıysan kırılmadan incinmeden. Bırakma kendini.
Bir insan ol, bedenin, ruhun ve kalbin yükte hafif pahada ağır olsunlar. Bırakma kendini.
Mehmet Dinç'ın Yazısı.