17 ve 25 Aralık operasyonları sonrası Türkiye, bir yıldır tek bir şeyi konuşuyor: Devletin çeşitli kademelerine sızmış, güç devşirmiş ve burada kendini tehdit edecek en ufak bir topluluğa dahi tahammül edemeyen bir grup. Zaman zaman Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Haşhaşi” dediği, medyada ise adı “Paralel”e çıkmış bu gruba karşı kamuoyunda ciddi bir karşıtlık oluştu. Devlet, bu topluluğu temizleyeceğini açıkladı. Ve sonunda, adını kendilerinin koyduğu ve 2010 yılında bir kurgu ile El Kaideci olarak lanse edilen bir gruba yaptıkları sebebiyle adaletin karşısında çıktılar. Dünya ufku dedikleri bütün icraatlara reddiye yazan Tahşiye Yayınevi çevresine önce sohbet videoları, sonra gazete makaleleri ve televizyon dizilerine yansıyan türlü entrika ile kumpas kuran bu grubun en tepe ismine yakalama kararı çıktı. Televizyon grup başkanı ve üç emniyetçi tutuklandı. Gazetesinin yayın yönetmeni ise tutuksuz yargılanacak. Süreç bize gösteriyor ki, bu operasyonlar devam edecek. Hepimizin dilinde ise tek cümle kalacak: “Keşke böyle olmasaydı!”

İbrahim Özkahyaoğlu'ın Yazısı.