Ayşegül Genç`e Katılıyorum!
1-) Genç Dergisi’nin yazarları derginin tamamını okuyorlar mı?
Bir derginin tamamını okumak elbette güzel bir şey. Ama kanaatim o ki böyle bir şey çoğu zaman mümkün olmaz. Bu yüzden, genel manada okunan ve ilgi çekici bir dergi olabilmek daha önemli diye düşünüyorum. Yazarlarımıza gelirsek tekrar; güzel yazsınlar da, tamamını okumasalar da olur. ;)
2-) Anket sonuçları neden gecikti? Çok beklettiniz ama…
Size daha iyi hizmet verebilmek için böyle yaptık. :) Diledik ki geç olsun ama güzel bir şey olsun. Değerlendik, tekliflerinizi not ettik. Çok teşekkür ederiz. Ödül kazananlar 46. sayfada ilan edildi bu ay, hayırlı olsun.
3-) Geçen sayınızda Asım Gültekin “Ayşegül Genç, Size Katılmıyorum!” başlıklı bir yazı yazmıştı. Bence Ayşegül Genç söylediklerinde haksız değil. Bir olgudan bahsediyor ve gidişatın kötü olduğunu söylüyor, bunun neresinde problem var? Ve ben Ayşegül Genç’e katılıyorum! Sizce kim haklı?
Geçen ay en çok okunan yazılardan oydu diyebiliriz. İlginçtir, dergiyi normalde hiç okumayanlar bile o yazıyı okumuş. Sorunuza gelirsek… Böyle bir konuda bizim çıkıp da “şu haksız, bu haklı” dememiz doğru olmaz. Çünkü ortada böyle bir durum yok. İki yazarımız da değerlidir bizim için, iki yazarımız da kalitelidir. Kimileri Asım Gültekin’i haklı bulur, kimileri Ayşegül Genç’i. Bizim için önemli olan fikirlerin güzel bir şekilde ifade edilmesidir. Bunun haricindeki mevzular ise herkesin kendi izân, irfan ve vicdanına kalmıştır.
4-) Yayımlanan yazılan komisyondan geçmiyor mu? Kendi aranızda tartışmıyor musunuz? Geçen sayıda yaşanan Ayşegül Genç – Asım Gültekin tartışması sizce derginize yakıştı mı? Birini koyduysanız diğerini koymasaydınız bâri..
Her hafta salı günleri yayın kurulumuz toplanıyor ve o hafta içinde gelen bütün yazıları değerlendiriyor. Süreç şöyle işliyor: Büyük çoğunluğun olumlu ve faydalı olarak değerlendirdiği yazılar dergiye giriyor. Büyük çoğunluğun olumsuz ve faydasız olarak değerlendirdiği yazılar ise eleniyor. Bu bağlamda, Ayşegül Genç’in ve Asım Gültekin’in yazılarını “seviyeli bir fikir tartışması” bağlamında dergimize koyduğumuzu söyleyebiliriz. Yani ortada, zannedildiği gibi bir kavga ya da dövüş yoktur. İki yazarımız da fikirlerini ifade etmiştir. Bu tarz tartışmaların dergimize zarar değil fayda sağlayacağını düşünüyoruz. Namık Kemal’in dediği gibi: “Barika-i hakikat müsademe-i efkardan doğar.” (Fikirlerin çatışmasından hakikat güneşi doğar.)
Süleyman Ragıp Yazıcılar'ın Yazısı.