Dijital Çağın Spor Anlayışı: "e-Spor"
Yıllar önce öğrenci evimizde kalan bir arkadaşım, “abi bak, bu oyun bir efsane, dünyada bunu oynamayan kalmayacak” demişti. Ardından bahsettiği oyunla alakalı yaptığım araştırmada, oyunun CEO’sunun ülkemize denek muamelesi yaptığını itiraf eden “biz Türkiye ve Doğu Avrupa ülkelerini tüm dünyaya açılabilmek için paravan olarak belirledik. Burada tutarsa, dünya da kabul eder” şeklindeki yorumunu görmüştüm. Şimdi ise bahsi geçen oyunların milli turnuvalarda yer aldığını, oyun hesaplarının binlerce lira değerinden satıldığını ve oyunu oynayan gençlerin ülke transferiyle milyon dolarlar kazandığını görüyoruz. Bunu kapsar nitelikteki tanım olan e-Spor, dünyanın bir ucundaki kişinin diğer ucundaki kişilerle internet üzerinden oyun oynayabileceği ya da büyük organizasyonlar aracılığıyla fiziksel olarak da bir araya gelebileceği bir spor dalı olarak literatürde yerini aldı bile. Hatta e-Spor’un Kadıköy’de kafesi de var; artık gençler vakitlerini hem dışarıda, hem kafede, hem de bilgisayar oyunu oynayıp, para kazanarak geçirebiliyor yani! Hâsılı kitap okumamalarından şikayet eden ebeveynlerini “e-kitap”la geçiştiren zamane çocukları; spor konusunda da bahanelerini bulmuş oldu…
Salih Yüzgenç'ın Yazısı.