Muhammed Sadık

Dergicilik dünyasına yepyeni bir dergi daha katıldı; Arka Kapak. Muhtevasıyla, tasarımıyla, yazarlarıyla oldukça özel; dergi severleri heyecanlandıracak Arka Kapak’ı yakından tanımak için Yayın Danışmanı Yunus Emre Tozal’la konuştuk...

Kasım ayında ikinci sayısı okuyucusuyla buluşan Arka Kapak Dergisi’nin bahtının açık olmasını diliyoruz. Süreçten bahseder misiniz biraz? Kimin fikriydi Arka Kapak, nasıl ve hangi ihtiyaca binaen ortaya çıktı?

Arka Kapak iki yıl önce tasarlanmış bir proje. İki yıldır internet üzerinden devam eden projeyi hayata geçirdik, şu anda matbu olarak devam ediyor. Kitap eleştiri dergisi bu ülkede epeydir büyük bir ihtiyaç. 2000’li yıllardan sonra bu ihtiyaç daha da arttı. Enis Batur’un deyimiyle edebiyat ve eleştiri dünyasında 1970-85’li yıllar arasındaki hareketlilik şu anda maalesef yok. Herkes farklı bir âlemde... Okurla iletişime geçecek, okurun zihnini geliştirip okuru ardından sürükleyecek kitap dergileri bu yüzden çok kıymetli. Bu ihtiyaçla yayımlanmaya başladı Arka Kapak.

Hedef kitlenizde kimler var?

Özel bir kitlemiz yok, kitap okuyan herkes bu derginin hedef kitlesinde yer alıyor. Lise öğrencisinden akademisyenine, editörlerden yazarlara, eleştirmenlerden şairlere varıncaya kadar her yaştan aboneler oluşmaya başlaması bunun göstergesi. Biz de dergiyi zengin bir içerikle hazırlamaya gayret ediyoruz. Çizgi romandan çocuk edebiyatına, e-kitap gelişmelerinden sinemaya dergide farklı bölümler var.

Dergi ile ilgili geri dönüşler nasıl peki?

Tasarım olarak da içerik olarak da çok beğenildi Arka Kapak. Okurlar bu içeriğin ve tasarımın kaybedilmesinden endişeliler, inşallah aynı çizgide aynı heyecanla devam edeceğiz.

Yazar kadronuzu soralım, nasıl bir ekiple çalışıyorsunuz?

Derginin ilk sayfasından son sayfasına her konuyu aramızda konuşarak ve istişare ederek belirlediğimiz bir yayın kurulumuz var. Yayın kurulunda bulunan arkadaşların emeğinin ürünüdür Arka Kapak. Ama aynı zamanda yaklaşık 50 kişiden oluşan bir ‘Arka Kapak Çalışma Grubu’muz var. Çalışma Grubu’nda belirli alanlarda uzmanlaşan editörler, yazarlar ve eleştirmenler bulunuyor. İçeriği burada da konuşuyor ve ortak fikirle hareket ediyoruz. Kitapları özellikle çalışma grubunda belirliyoruz.

Söyleyecek sözü olan, eli kalem tutan herkese kapılarınız açık mıdır?

Bu çok klasik bir söylem, yazı yazan herkesin zaten söyleyecek sözü var. O yüzden şöyle cevap vereyim: Kitaplar arasında ilişkiler kurabilen ve bu ilişkileri kısa ve öz yazılarla aktarabilen herkese kapımız açık.

Okurun kitapla olan bağını güçlendirmek istiyoruz diyorsunuz, nasıl yapmayı düşünüyorsunuz bunu?

Örneğin Orhan Pamuk’un “Cevdet Bey ve Oğulları” kitabı Osmanlı’dan Cumhuriyet’e modernleşme safhasını izliyor, çeşitli karakterlerle tanışıp çevrelerinde şekillenen ilişkilerle bir modernleşme romanı okuyoruz. Modernleşmeyi anlamak için illa teoriden yürümek gerekmiyor, bunun romanlardan da izini sürmek mümkün. Keza, Tanpınar’ın “Saatleri Ayarlama Enstitüsü”nde de modernleşme üzerindeki en önemli kavram olan zaman meselesini okumak, aslında yazarın bir olgu-algıya dair söyleyeceklerini geniş geniş ve hazmettirerek sunması demek. Biz okurun bu ilişkileri görmesini ve farkına varmasını istiyoruz. Romancılar birer eleştirmenlermiş gibi okunabilir.

Kitap tanıtımları yanında sinema yazıları, kapak tasarımcıları ile röportajlar hatta çizgi roman da yer alıyor dergide… Bir kitap dergisi için olması gereken muhteva bu mudur, yoksa ‘bu bizim zenginliğimiz ve Arka Kapak’ın farkı tam da budur’ mu diyorsunuz?

Olması gerekenin ne olduğunu her sayıda yayın toplantılarımızda tartışıyoruz. Açıkçası her sayı olması gerekene ulaşmaya çalışacağız. Biz yayıncıların, editörlerin, kitap okurlarının, yazarların, kısacası kitap camiasında bulunan hemen herkesin Arka Kapak’ta olmasını istiyoruz.

Okurlarınızla buluşmalar ve farklı etkinlikler düzenlemeyi düşünüyor musunuz?

Evet. 2016’da atölye çalışmaları yapmayı planlıyoruz. Şimdilik düşünce evresinde…

Okuyucular dergiyi nerelerden temin edebilirler?

Gazete bayilerinden, D&R, Remzi, Kabalcı, Alkım, Nezih gibi zincir mağazalardan ve kitapçılardan temin edilebilir. Okurlara abone olmalarını tavsiye ederim, abonelik hem daha ucuz hem de abonelere dergi her ay ajanda hediyesiyle birlikte geliyor.


GENÇ'ın Yazısı.