GENÇ`lik Balalarla Dostluğun İzinde!
Mehmed Sadık
Kurulduğu günden bu yana “dünya bizi bekliyor!” vizyonuyla gözünü dışarıya diken; “gittiğin yer senindir!” diyerek yeni cepheler peşinde olan Uluslararası Genç Derneği (UGED) “Geçmişin İzinde Geleceğe Yürüyen Gençlik” projesiyle kardeş ülke Azerbaycan’a gönül seferine çıktı!
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın (YTB) hibe desteği verdiği, Azerbaycan’dan Gençliğe Yardım Fondu ve Könüllü Gençler Derneği’nin koordinasyonuyla UGED’in ortak olduğu proje kapsamında 16 gönüllü 10 gün süreyle Azerbaycan’da kaldı; bir dizi ziyarette bulunup, ecdadın mirasına şahitlik etti… Gürcistan gezisiyle son bulan projenin 2. ayağında ise Azerbaycan’dan gelecek kardeşlerimizi Türkiye’de ağırlamak kısmı var. Şimdi biz bu kısmı sonraya bırakarak, 22 Ocak - 1 Şubat tarihleri arasında gerçekleşen “Geçmişin İzinde Geleceğe Yürüyen Gençlik” projesinde neler olmuş, bir bakalım; okuyalım…
Hem Misafir Hem Ev Sahibiydim
Ekrem Tecim / UGED / Proje Koordinatör Yardımcısı
Hayatımın en güzel yıllarını geçirdiğim ülkedir Azerbaycan. Şimdi ise bambaşka bir ufukla tanımış oldum. Proje kapsamında Azerbaycan’da bulunmak benim için ilginç ve hoştu. Hem misafir hem ev sahibiydim. Kafkasların soğuk ikliminde oradaki ağabeylerimizin ve Azerbaycan halkının bizlere gösterdiği muhabbet ve ilgi, içlerimize kolay kolay sönmeyecek bir kor bıraktı. Bu kor inşallah Mart ayında projenin 2. basamağında gelecek 16 Azeri kardeşimize bizler tarafından da bırakılabilir. Rabbime sonsuz şükürler olsun ki böyle bir projede yer aldık. İnşallah gelecekte de Azerbaycan ve Türkiye halklarının birbirlerine duydukları muhabbet ve samimiyeti perçinleyecek, “möhkemleştirecek” projeler hayata geçirilir.
Fikrinden Geceler Yatabilmirem 
Halit Yasir Özoğul
Dindaşlarımız dışındaki dünya halklarının, kendi dışındakileri vahşice katlederek dünyalık sahibi olmalarına tanıklık ettim orada... Kazanılmış bağımsızlığın ne demek olduğu ve hangi bedeller ile gerçekten hür olunabileceğine dair şuur kazandım. Özellikle Karabağ bölgesindeki Ermeni işgalinin, uluslararası piyasada yeterince gündeme taşınamadığını ve muhakkak taşınması gerektiği kanaatine vardım. 1992’den günümüze o bölgede son derece yararlı faaliyetlerde bulunan özellikle Hüdayi Vakfı ve Gençliğe Yardım Fondu personel ve gönüllülerine sonsuz şükran duyguları içerisinde, bundan sonra, bizim olan o diyarlar ile ilgili kendi üzerime düşeni yapma plan ve hislerindeyim. Genel nüfusun yarısını barındıran başkent Bakü’nün, fikrî kargaşalardan kurtulup, ezan seslerine kavuşabilmesi için niyazdayım. Arkamda memleketimi bırakarak gittiğim yerden, arkamda memleketimi bırakarak dönmüş oldum…
Şimdi de Misafirlerimizi Bekliyoruz
Yunus Emre Gürcan / UGED / Proje Koordinatörü
Gittiğinle, karşılayan da aynı gönül kaynağıyla kucaklıyorsa eğer seni, insan daha güzel anlıyor Allah’ın yarattığı her şeyin kendinden müteşekkil güzel olduğu hakikatini. Afrika’da medeniyetimizin eserini gördüm, Balkanlar’da imarını, Azerbaycan’da ilhamına şahitlik ettim. Coğrafyaların insanlarla kavuştuğu yerlerde, zamanın da tarih cetvelinde geriye doğru gidebileceğini, yaşanmışlıkların ve yaşanacakların bir olabileceğini gördüm.
Projenin diğer ayağında Azeri kardeşlerimiz Türkiye’de ağırlanacak. Neler bekliyor onları?
Oralarda bir muştu gözüyle bakılan bu toprakların yanında bizler de bekliyoruz evvela. Bizim ziyaretimiz esnasında gördüğümüz ilgi alaka, hürmet, muhabbet, kardeşe duyulan özlem ve açlığın üzerimizde büyük tesiri oldu. Anadolu irfanı derdik hep. Hasretle söylediğimiz bu güzelliğin oralarda da mevcut ve bizden bir parça, bütünden büyük bir parça olarak var olduğunu görmek vurdu belki de bizi. Bundan dolayı en çok kardeşler bekliyor gelecek misafirleri. Planladığımız programın ayrıntılarını Mart’ın son haftası açıklayacağız. Azerbaycan’ın kanayan yarası olan Karabağ’ı, Hocalı’yı, Kuba’yı anladığımızı, onların yanında olduğumuzu ve tüm dünyaya onlarla birlikte anlatacağımızı gösterme niyetindeyiz. Velhasıl farklılıklar içinde “bir” olan “bizi” bir araya gelip arama derdindeyiz.
Güçlü Türkiye Güçlü Azerbaycan Demektir 
Namık Serdarov / Gençliğe Yardım Fondu / Proje Koordinatörü
Toplumun umudu, geleceği ve devam eden parçası olan gençlere sahip olduklarının farkında olmak, bu hayatı gezerek, görerek, keşfederek, tanıyarak, dokunarak ve paylaşarak daha huzurlu ve bilinçli yaşamın yolları bu tür projelerle öğretilmelidir. Tarihi köklerini bilen ve bu değerleri ile barışık yaşayan bir gencin geleceğini bu bilgilerin ışığında daha sağlıklı planlayarak, sağlam temeller üzerinde bina etmesi çok önemlidir. Zamanın ihtiyacı geçmişin izinde geleceğe yürüyen kültürlü, donanımlı ve günümüz dünyasındaki güncel hadiseleri analiz edebilme becerisine sahip gençler yetiştirmektir.
Azerbaycan gençleri; sizce Türkiye’den neler bekliyor?
Her şeyden önce Türkiye Azerbaycan gençleri için bir umuttur. Yaşadığımız coğrafyanın kaderine yön verecek, Türk-İslam dünyasının derdi ile dertlenecek, güçlü ve istikrarlı bir Türkiye herkesten önce Azerbaycan gencinin hayalidir, umududur. Azerbaycan gençliği için güçlü Türkiye güçlü Azerbaycan demektir. Ayrıca bilinmesi gereken bir gerçek de şudur ki, Türkiye sadece Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan Türklerin vatanı değildir. Türkiye Cumhuriyeti aynı zamanda Türk-İslam dünyasında yaşayan tüm kardeşlerimizin vatanıdır, umut yeridir. Bizler bulunduğumuz yerden son zamanda bu coğrafyada yaşanan hadiselere baktığımız zaman bunu açık ve net olarak görebiliyoruz.
Azerbaycan’a Olan Gönül Bağım Kuvvetlendi!
Metehan Atatepe
Gördüklerim ve duyduklarım en başta Türkiye’ye dışarıdan bakabilmeme, ülkemizin farklı yönlerini anlayabilmeme vesile oldu. Sonra tabii Azerbaycan’a olan gönül bağım kuvvetlendi ve ufkum hamdolsun gönülleri aştı… Ayrıca çok iyi ağırlandık orada; aramızda kültürel fark olmadığını anlamış olduk. Böylesine güzel bir projede bana yer verdiği ve unutulmaz dostluklar edinmeme vesile olduğu için UGED’e teşekkür eder, Azerbaycan’dan gelecek dostlarımızı büyük mutlulukla ağırlayacağımızı belirtmek isterim…
“Kardeş” Kelimesinin Anlamına Yaklaştım
Halil İbrahim Gürgenç
Asırlardır kardeş olduğumuz Kafkasya coğrafyasını “Geçmişin İzinde Geleceğe Yürüyen Gençlik” projesi ile yakından tanıma fırsatı bulduk. Bu seferle birlikte “kardeş” kelimesinin anlamına biraz daha yaklaştım, yaklaşık üç asırdır dünyayı kasıp kavuran malum ideolojilerin zulmünden bu coğrafyanın payına düşenlere ve Azerbaycanlı kardeşlerimizin Türkiye’ye karşı duydukları yüksek muhabbete şahit oldum. Benim için Kafkasya, kulaklarımda çınlayıp duran kederli bir türkü... Velhasıl gittikçe, gördükçe dert ülkesinin sınırları da genişliyor.
GENÇ'ın Yazısı.