Ayşe Kurudere

Başaklar korkmaksızın kendilerine göğü hedef koymuşçasına yükselirlerken, Başları eğilir içleri doldukça ve eğilmesini de bilirler hedefe giderken…

Bazı insanlar vardır hep dik dururlar, belki de dik durmak için olanca çaba harcarlar. Ağlamak onlar tarafından çaresizlik ya da yenilmişlik hatta güçsüzlük olarak isimlendirilebilir. Öyle bir odaklanma güçleri vardır ki bu onlara had safhada bir kararlılık, iş bitiricilik ve bu vasıfların sonucu olarak mükemmel bir özgüven kazandırmıştır. Asla belli bir otoriteye bağlı yaşamak istemezler, ola ki bu duruma müdahale edemediler ve bu tarz bir bağlılık hayatı yaşadılar diyelim, yaşamdan zevk alma oranı ve kendilerinden istifade de zamanla düşecektir. Çevresindeki insanlar onun âdeta lider olmak için yaratıldığını bile düşünebilir, çünkü bu intibaı vermek mevzu bahis kimseler için çok kolaydır. Hayatlarında koydukları hedeflerin büyük kısmını gerçekleştirmişler ve gerçekleştirmeye devam ediyorlardır. Tarifi geçen bu bazı insanlardansanız şayet siz, Güçlü Kolerik yani Kırmızı Karakterin bir numunesisiniz demektir.

Büyük yöneticilerin genelinin karakteri olarak belirlenen güçlü kolerik kişilik; kontrol altına almak arzusunun en çok görüldüğü karakterdir. Desteklenmek ve kendisine boyun eğilmesi taraftarıdır. Boyunduruk altına girmekten hoşlanmaz. Yönetim hususunda gerçekten kendilerini kanıtlamışlardır ama bu karakterdeki kişilerin dikkatli olmaları şarttır, zira zorbalığa yol açabilen tavırlar sergileyebilme durumları mevcuttur. İşkolik, inatçı, âmirane, buyurgan, öfkeli, aceleci, dik kafalı, başarıya endeksli kibirlilik, iddiacılık ve şefkatsizlik gibi durumlara düşme riski taşıyor olma ihtimaline göre kendilerini donanımlı kılmalıdırlar.

Bu kişiliğe sahip kimselere yapılabilecek en büyük tavsiye;

Her zaman lider olmanız mümkün olmayabilir, lider olmadığınız demlerde liderliğiniz altındaki insanların nasıl tutum sergilemelerini bekliyorsanız o şekilde davranmanız sizin değerinizi yükseltir ve bulunduğunuz yerin performansınızdan yeterince faydalanmasını sağlamanıza da vesile olacaktır.

Emriniz altında çalışan kimseleri fazla sıkmaktan vazgeçin, aşırı otorite, buyurganlık, zorbalık insana puan kaybettiren en büyük mefhumlardandır. Sevilmeyen bir liderle çalışmak zordur, alt seviyede bulunan şahısları buna mahkûm etmeyin. Zira unutulmaması gereken bir kaide vardır; “Zirvelere çıkarken geçip, geride bıraktığın insanlara iyi muamele et, şayet bir gün zirveden düşecek olursan o insanlarla muhatap olacaksın!”

Başarıya ulaşmak önemlidir. Ne kadar süreçte ve ne kadar emekle ulaşıldığı da bu önemi ziyadeleştirebilir, ama gözden kaçan bir husus var ki ne kadar çok emek verilirse o kadar değerli, ne kadar sabredilirse de o kadar donanımlı ve mükemmel olma yolunda yol kat etmiş bir başarı elde edilir. Bir güzel hatırlatma; “Yemeği en güzel pişiren, tam anlamıyla lezzete erdiren kısık ateştir.” Tabi amacınız bu denli bir başarı ise… Bir değişiklik yapıp daha sabırlı olabilirsiniz, bunu deneyiniz. Hatta öyleymişsiniz gibi davranmayı deneyin.

Emir kipi kullanmak yerine rica etmek ve yapılan iş karşılığında teşekkür etmek hem karşının gönlünü kazanmanıza hem de daha dinleniyor olmanıza fayda sağlayacaktır. Bu iki kelimenin gücünü keşfetmenizde sizin için büyük yararlar gizli.

Kimsenin kimseye bir üstünlüğü olmadığı hususunu kendinize sürekli hatırlatmanız gerekebilir. Her insan, her karakter farklı bir gereksinime cevaptır, herkes tek tip olamaz. Sizin gibi olmayan insanların sizden aşağı olduğunu düşünmek yerine onlarla neleri yapabileceğinizi fark etmeniz hem sizin hem toplumun yararı açısından mükemmel bir ilerleme olacaktır.

Ayrıca her zaman haklı olmanız imkânsızdır, karşıda suç bulmadan evvel, kendi hatalarınızı görmeyi deneyebilirsiniz.

Hiçbir münakaşa kazanılarak sonuçlanmaz. Bu cümleyi daimi belleğinize kaydedin ve kendinize sürekli hatırlatın… Bırakın kendinizi savunmayı, ya da peygamberî bir tâbirle nefsinizi temize çıkarmayı… Şayet Yusuf’sanız ve gömlek arkadan yırtılmışsa, yani haklılığınız fazlaysa, zaten bir şekilde bu fark edilecek/fark ettirilecektir. Bakarsınız sultan arayışı vardır bir yerlerde… Ya da boş verin bir yerleri, sultan oluverin gönüllerde…

Değişmek yanında acıyı da getirecektir, eğer acı varsa değişim de vardır, şimdi kendinizi bir yoklayıverin acı çekiyor musunuz? Cevabı evet olarak kabul ediyoruz ve bir müjde edasıyla değişip, gelişiyor olduğunuzu bildiriyoruz. Unutmayın siz “İyi Lider” lafzına layık olabilme adayısınız. Haydi, biraz daha, daha daha gayret…

Unutmadan, sanırım yeni halinizle en çok duyabileceğiniz cümle: “ İyi ki Varsınız!” olacaktır.

Gelecek Sayı Karakterlere veda edeceğiz, Son karakterimiz Yeşil Karakter (Barışçıl Soğukkanlı) ile… O vakte dek bol gelişimli/değişimli ömürler…


GENÇ'ın Yazısı.