dunyabizim.com`dan derleyen Asım Gültekin

Mürsel Sönmez, edebiyat alanında Nuri Pakdil ve Fethi Gemuhluoğlu’nun çok yakın takipçisiydi. Nuri Pakdil ve Fethi Gemuhluoğlu’nun kitaplarını ilk kez bana Mürsel Ağabey vermişti. Özellikle Gemuhluoğlu’nun “Dostluk Üzerine” makalesini hiç unutamam.

Mürsel Ağabey, edebiyat alanındaki teorisyenliğini ve çileli yazma işçiliğini Nuri Pakdil’den, sosyal yaşamda birçok gençlerin önünü açmadaki azim ve gayreti ile aksiyon insanı olma özelliğini ise Fethi Gemuhluoğlu’ndan alarak, bir sanatçıda aynı anda olması çok zor olan her iki farklı ve gerekli yaklaşımı kendi hayatında ince bir terkiple birleştirmeyi başarmıştır.

Aşık mısın?

Yanına gelen gençlere “âşık mısın” diye sorar, onların “abi oda laf mı hem de nasıl” sözüne, “hadi oradan Allah’a âşık mısın” diye afallatırdı. Kendisini bir bayanla aldatana kızmaz ama bir erkekle aldatanı da (yani onu Mürsel Ağabey’den üstün tutanı) affetmezdi. Mürsel Ağabey’i tanıdığım diğer birçok insandan ayıran temel özellik, onun bir insanın ruhuna ve gönlüne yaklaşımındaki üslup farkı, aşk derecesine varan bir ilgi düzeyiydi. Ne zaman onu iki kelimeyle tanımlamaya kalksam, aklıma ilk gelen kelimeler her zaman “yürek” ve “aşk” olmuştur. Aslında tek kelimeyle “aşk” denilse daha uygun olur.

Her insanın belleğimizde yer tuttuğu bir özelliği vardır. Mürsel Ağabey benim zihnimde daha çok ince ve insanın ruhunu teskin eden sesiyle öne çıkmaktadır. Onu ne zaman arasam, her zaman içinde var olan ve ona hayatın en dar dönemeçlerinde izleyeceği yolu gösteren, geçen onca yıllara rağmen eskimeden kalan sesi, tanıştığımız ilk gündeki heyecanından ve pırıltısından hiçbir şey kaybetmeden karşımda çınlardı. Onun, mizacından mı yoksa esnaflığından mı kaynaklandığını çözemediğim girişken ve neşeli görüntüsüne rağmen günümüzün sanal yaşamından sıkıldığında, yüreğinde, her zaman kaçıp saklanabileceği, derin bir uzletle ruhunu havalandıracağı ve sığınacağı bir yer olması ve bunu asla belli etmemesi beni hep şaşırtırdı.

Genellikle bir insanda kolay kolay bir araya gelmeyen nakil kültürü (hayat okulundaki bilgiler) ve akıl kültürü (kitap ve eğitimle elde edilen bilgi) Mürsel Ağabey’de çok ince ve hassas ölçülerle bulunmakta ve onun yaşamı anlaması ve anlamlandırmasında bir adım öne çıkmasını sağlamaktadır.

(Mesut Doğan anlattı)


Asım Gültekin'ın Yazısı.